beyler bu fıkraları ekledim ama hepsini okuyamadım(o yuzden kötu kelimeler varsa beni uyarın)
Sarhoş |
Sarhoşun biri bir gün içtikten sonra yolda yürürken bir tane kutukola şişesi görür ve kutu kola şişesine vurur. Şişe döndükten sonra içinden bir cin çıkar ve sahip dile benden ne dilersen der ve sarhoş şöyle der:
Özür dilerim abi bir daha olmaz...
|
|
Barmene Yok |
Adamın biri birgün bir bara gider ve barmene şöyle der :
- Sana ve burdaki herkese benden içki ver. Herkes içkisini içer, ama adam parayı ödemez. Barmen bunu çok kötü döver. Ertesi gün yine aynı bara gider ve şöyle der :
- Bana ve buradaki herkese içki ver benden.
- Ama barmene yok.
Barmen merak eder, sorar,
- Niçin?
-Sen içtinmi cozutuyosun.
|
|
Çok İçtiğim İçin |
Sürekli içki içen arkadaşının haline acıyıp sorar :
-İçip duruyorsun, derdin ne?
-Karımla kavga ettik.
-Aranız niye bozuldu?
-Çok içtiğim için.
|
|
Altı Sıfır |
Fenerbahçe'nin Galatasarayı 6-0 yendiği maçtan sonra sokağa çıkmaya utanan Arif'in aklına bir fikir gelmiş ve kadın kılığına girerek dışarı çıkmış.Bir cafeye girip oturmuş.Yanına yaşlı bir kadın gelerek Arif Naber demiş.Arif beni tanıdı diyerek apar topar kaçmış.
Ertesi gün yine kılık değiştirmiş ve cafeye gitmiş.Aynı yaşlı kadın yanına gelip Arif naber demiş.Arif yine kaçmış. Bu sefer Arif çok farklı bir kılıkta gelmiş cafeye kadın gelmiş yine Arif naber demiş.Arif merak etmiş;
Ya sen beni nereden tanıyorsun demiş Yaşlı kadında;
Oğlum Ben Bülent
|
Fanatik |
Bir futbol fanatiği adam birgün arkadaşının yanına gider. Arkadaşı ise ölüm döşeğinde azraille boğuşuyor. Adam perişan arkadaşına der:
-Bana bir iyilik yap ve öbür tarafa gittiğinde orda da futbol var mı yok mu diye haber ver. Arkadaşı tamam der. Adam öldükten iki hafta sonra fanatik arkadaşını odasında ziyaret eder. Adam arkadaşının hayaletini görünce şaşkınlıkla kalkar. Ölü arkadaşı :
-Sana bir iyi bir de kötü haberim var, ilk önce hangisini söyleyim? der.
Arkadaşı :
-"İyi haberden başla".
-"İyi haber her Çarsamba arkadaşlarla maç yapıyoruz. Kötü haber ise, bu Çarsamba kalede sen varsın!"
|
|
|
Boya |
Kayseri'ye yeni gelen yabancı, ayakkabısını boyatırken boyacıya takılmış:
- Siz Kayserililer eşeği boyayıp babanıza satarmışsınız. Nasıl yapılır bu iş?
Boyacı, fırça sallamayı sürdürerek:
- İşte, demiş, eşeği böyle boyarız!
|
Kazık |
Bir kayserli cocuk babasinda para ister
- Baba bana çok acil 500.000 Lira lazım der
Babası :
- Ne 400.000 Binliramı Napacan 300.000 Binlirayı 200.000 Lira yetmezmi der al Şu 100.000 Lirayı der ve 50.000 Lira verir. Ve çocuk parayı aldıktan sonra gulmeye başlar ve baba sorar...
-Niye gülüyosun Olum
ve cocuk ekler baba zaten bana 50.000 Lira lazımdı biliyordum böyle yapacagını der..
-Baba gülmeye başlar ve derki
-Ulan eşşolueşşek sahte 50.000 lira vermesek bizi kazıklayacan der
|
|
Yeni Model |
İki tane çiftçi, biri Adanalı, diğeri Kayserili, sohbet ederken, tabi haliyle zenginlikleriyle övunecekler...
Adanalı başlamış :
-Bizim orda sabah günes doğmadan biniyoruz arabaya, akşam oluyo biz hala çiftliğin öteki ucuna yetişemiyoz, demiş... Kayserili de demiş ki :
-Yav bizim de vardı öyle bir arabamız ama geçenlerde satıp yeni modelini aldık....
|
Durdur Hiç Değilse |
Taksinin yokuşta frenleri patlamış, müthiş bir hızla aşağı iniyormuş. Kayseri'li müşteri bağırmış.
-Durdur şu arabayı. Şoför panik içinde haykırmış :
-Durduramıyorum!
-O zaman taksimetreyi durdur hiç değilse, demiş Kayserili.
|
|
Nasreddin Hoca ve Balık |
Hoca yolculuk sırasında mola verip bir hana gireer, bu sırada hana bir başka yolcu daha girer ve ikisi birden hancıdan yiyecek birşeyler isterler. Fakat hancı yiyecek olarak sadece bir balık olduğunu söyler ve bunu paylaşmalarını önerir. Bunun üzerine Hoca :
- Ben balığın sadece başını yiyeceğim der.
Hancı bunun nedenini sorar. Hoca da :
- Balık başı zekayı artırır, balık başı yiyen insan akıllı olur, der.
Bunun üzerine diğer yolcu hemen atılır ve Hoca'ya :
- Balık başını niye sen yiyeceksin, ben yemek istiyorum,der.
Hocada itiraz etmez. Balığın koca gövdesini Hoca yer ve bir güzel karnını doyurur. Diğer yolcu ise sadece balığın başını yer ve Hoca'ya seslenir :
- Sen koca gövdeyi yedin, karnını doyurdun ; ben sadece kafayı yedim, aç kaldım, der.Hoca da bunun üzerine şunu der :
- Bak nasıl akıllandın!
|
|
|
|
TemeL İngiLiz Ve Fransız 3 ayLık bi uzay yoLcuLuğuna çıkarLar.YanLarına Sadecee 1 şey isteyebiLirLer Fransız Şarap İster, İngiLiz votka ister, TemeL ise Bana bi karton Sigara verin der ve verirLer yoLcuLuk Biter Ve geLirLer Tabi Fransız Ayyaş Gibi İner aşağıya Aynı şekiLde İngiLizde sarhoş bi haLde İner '' TemeL ise Aşağı indiği Gibi aLLahını Seven Bana Bi çakmak Versin Der xD ''
bir gün arkadaşımla oturuyordum.birden ışıklar kesildi ve elektirik kablolarından kıvılcımlar çıkmaya başladı.arkadaşımla birbirimize sarılıp çığlık attık. birden
garip garip sesler gelmeye başladı ve paaaaaaaaaat diye(/aklımız yerinden oynadı).hemen komsuları çagırdık.komşular geldiğinde korku filmi izlediğimizi anladık.
17 Ağustos gecesi Adapazarı'nda yaşlı bi teyze, gece saat 2 buçukta ana caddedeki apartmanlardan birinin zillerini çalmaya başlamış. Kimse kadına kapıyı açmamış, hatta uyandırdıkları için, camı açan bağırıp çağırmış. Üst katlardan bi adam, "Gecenin bu saatinde ne istiyosun teyze?" diye sormuş. Kadın, "Karnım aç oğlum. Bi parça ekmek var mı?" deyince adam, "Yok, yok. Allah Allah, gecenin bu saatinde ne bu yahu?" demiş. Yatağa döndüğünde karısı, yaşlı kadının aç olduğunu öğrenince, "Keşke verseydik" demiş. Teyze zillere basmaya devam etmiş. En üst katta yeni evli bi çift oturu
yomuş. Kadının ne istediğini öğrenince kapıyı açıp yukarı çağırmışlar. Evin hanımı, hemen yiyecek bişeyler hazırlamış. Kadına eşlik edip beraberce yemişler. Yemek bitince kadıncağız, "İçimde bi huzursuzluk var. Bi an evvel dışarı çıkalım" diye yalvarmaya başlamış. Genç çift, sırf kadını kırmamak için sokağa inmiş. Daha dışarı adım atar atmaz da her yan sallanmaya başlamış. Depremde o kocca apartman yerle bir olmuş. O binada oturanlardan sadece yeni evliler ve kocasına, "Keşke yemek verseydik" diyen kadın ölümden kurtulmuş. Onu da 3 gün sonra enkazın altından çıkarmışlar.
Size birşey öneriyorum.Eğer içinizde bir endişe varsa Bismirrahirahmanirahim deyin.Çünkü bir Bismirrahirahmanirahim demek sizi binlerce şeyden korur.Örneğin: O gün hava bulutluydu.Elektrikler kesilmişti oulda.Öğretmenimiz sevk almıştı.Dersimiz boştu. Bahçeye çıktık.Şimşekler çaktı.Yağmur yağdı.Bahçe su doldu.Hatta bazıları yüzdü bile. Öğlenci idik.Saat 4.Şimdinin 5'i oluyor.Dolunay gözüküyordu.Şimşekler ardarda çaktı.En yakın arkadaşım beni burada yalnız bırakmıştı.Şimşekler çok uzundu.Tanrım diğer sınıflar geziye gitmişti.Bi tek bizim sınıf vardı. Korkuyordum.Üşüyordum.Açtım.İçeri girilmiyordu soğuktan.Toz toprak vardı her yanda. yere uzandım. Aniden belimin yanından bi şey geçti.önce anlamadım sonra anladım ki şimşek.Okulun kapısına doğru gelmeye çalıştım.Merdivendeyken Bismirrahirahmanirahim dedim.kapıyı kapıya ayak atar atmaz bir patlama oldu.kula
ımı kapattım.bu ses korkunçtu.zıplayıp.hatta uçup kapıdan sınıfın birine girdim.Sınıfın penceresinden kaçtım.koştum.tamda otobüs gelmişti. otobüse binmiştim.üstüm sırılsıklam.kalbim patlayacak gibi çarpıyordu.Az kalsın otobüs devrilecekti Bismirrahirahmanirahim dedim.bariyerlerden geri döndü.Tanrım eve varmıştım.Yemeği bitirdim.hemde ir koca kazan dolusu dolmayı. annem yanına turşu biber filan koymuştu.yanındada kola vardı.kazanı bitirdim. Gidip uyudum.canım yatağım seni ne kadar özlemişim. Ertesi gün kahvaltı yaparken haberlerde birinin ölü 2 kişinin yaralı olduğunu izledim. Ölen kişi ise arkadaşımmış.beni terkedip okulun nöbetçiler için yaptırdığı klübedeymiş.klübe statik elektrik çektiği için şimşek çarpmış. diğer 2 arkadaşım ise komada.öğretmenimize dava filan açacaklarmış diyorlar. her zaman Bismirrahirahmanirahim deyin. Sizi binlerce şeyden korur!
1970'lerde, saçları dimdik, yukarıya doğru kalıp gibi yaptırmak moda olmuş. Buna uymak için insanlar saçlarını yaptırıyo, haftalarca da yıkamıyolarmış. Bir liseli kız, okulundaki en yüksek saç yarışmasını kazanmak için saçlarını bu şekilde yaptırmış. Eve dönerken saçları örümcek ağına takılmış ama farketmemiş. Okuldaki yarışmayı kazandıktan sonra saçlarını birkaç hafta yıkamamış. E havasını atacak ya, banyoya kafasına bi torba geçirip giriyomuş.
Bi gün okulda sınav olurken kız aniden, şak diye bayılmış. Hastaneye kaldırmışlar, fakat maalesef kurtaramamışlar. Doktorlar ölüm nedenini anlamak için otopsi yaparken, kızın saçlarını aralayınca morgu binlerce örümcek basmış. Meğerse kızın takıldığı ağdaki örümcek, kafasının içine yumurtlamış ve o örümcekler sonraki birkaç hafta da kızın kafa derisini kemirip beynine girmişler. Bu olaydan sonra Amerika'da, saçlarını öyle havaya doğru yapan olmamış
TEMEL LE DURSUN KAFALARI CEKIP GENELEVE GIDERLER IKISIDE BIR BAYANI BEGENIRLER.TEMEL ONCE GIRER VE İŞİNİ HALLETTIKTEN SONRA CIKAR DURSUN SORARA NASIL DI
BAYAN DIYE TEMEL;BENIM KARUM BUNDAN IYIDUR DER... BU KEZ AYNI BAYANA DURSUN GIRER. TEMEL SORARA NASIL BULDUN DURSUN DER? DURSUN: VALLA SENIN KARIN BUNDAN IYIDUR DER |
([kötu kelime ve sözler varsa özur dilerim isteyerek eklemedim,,,bide siteme işlerimden öturu bakamıyorum o yuzden vars abile silemiyoruz byy:=)))
ToSyA''LI ])